Allahü teâlânın Sıfat-ı zatiyye'si altıdır:
1- Vücûd: Allahü teâlâ vardır. Varlığı ezelidir. Vacib-ül vücûddür, yani varlığı lazımdır.
2- Kıdem: Allahü teâlânın varlığının evveli, başlangıcı yoktur.
3- Bekâ: Allahü teâlânın varlığının âhiri, sonu yoktur. Hiç yok olmaz.
Ortağı olmak muhal olduğu gibi, zat ve sıfatları için de yokluk
muhaldir.
4- Vahdaniyyet: Allahü teâlânın zatında, sıfatlarında ve işlerinde ortağı, benzeri yoktur.
5- Muhalefetün-lilhavadis: Allahü teâlâ, zatında ve sıfatlarında hiçbir mahlûkun zat ve sıfatlarına benzemez.
6- Kıyâm bi-nefsihi: Allahü teâlâ zatı ile kâimdir. Mekana muhtaç
değildir. Madde ve mekan yok iken O var idi. Zira her ihtiyaçtan
münezzehtir. Bu kâinatı yokluktan varlığa getirmeden önce, zatı nasıl
idi ise, sonsuz olarak, hep öyledir.
Allahü teâlânın Sıfat-ı sübûtiyye'si sekizdir.
1- Hayat: Allahü teâlâ diridir. Hayatı, mahlûkların hayatına benzemeyip, zatına layık ve mahsus olan hayat, ezeli ve ebedidir.
2- İlm: Allahü teâlâ her şeyi bilir. Bilmesi mahlûkatın bilmesi gibi
değildir. Karanlık gecede, karıncanın, kara taş üzerinde yürüdüğünü
görür ve bilir. İnsanların kalbinden geçen düşüncelerini, niyetlerini
bilir. Bilmesinde değişiklik olmaz. Ezeli ve ebedidir.
3- Semi: Allahü teâlâ işitir. Vasıtasız, cihetsiz işitir. İşitmesi,
kulların işitmesine benzemez. Bu sıfatı da, her sıfatı gibi ezeli ve
ebedidir.
4- Basar: Allahü teâlâ görür. Âletsiz ve şartsız görür. Görmesi göz ile değildir.
5- İrade: Allahü teâlânın dilemesi vardır. Dilediğini yaratır. Her şey
Onun dilemesi ile var olur. İradesine engel olacak hiçbir kuvvet yoktur.
6- Kudret: Allahü teâlâ, her şeye gücü yeticidir. Hiçbir şey Ona güç gelmez.
7- Kelam: Allahü teâlâ söyleyicidir. Söylemesi alet, harfler, sesler ve dil ile değildir.
8- Tekvîn: Allahü teâlâ yaratıcıdır. Ondan başka yaratıcı yoktur. Her
şeyi O yaratır. Allahü teâlâdan başkası için yaratıcı dememelidir.
Zati sıfatları, Allahü teâlânın zatına mahsus olan sıfatlardır. Bu
sıfatlar, mahlûkların hiçbirinde yoktur. Bunların mahlûklara, hiçbir
şekilde bağlantıları da yoktur.
Sübuti sıfatları ise, mahlûklarla bağlantılı olan sıfatlardır.
Bunlardan, yaratmak sıfatı hariç, diğerlerinden kullarına da sınırlı
olarak ihsan etmiştir. Bu sıfatlarında da, hiç değişiklik olmaz. Bunlar
da, zati sıfatlar gibi kadim yani ezelidirler. Mahlûklar sonradan
yaratıldığı için, mahlûklara olan bağlantıları ise hâdistir, yani ezeli
değildir. Onun diri olması, bilmesi, işitmesi, görmesi, kudreti,
dilemesi ve söylemesi kullarınkine hiç benzemez, bunların sadece
isimleri benzer. Onun zatını ve sıfatlarının hakikatini anlamak mümkün
değildir.
Hiç bir mahlûk, asla yaratıcısını anlayamaz, kavrayamaz. Peygamber
efendimiz, (Allahü teâlânın yarattıklarını düşününüz, Onun zatını
düşünmeyiniz. Çünkü siz Onun kadrini takdir edemez, Onu anlamaya güç
yetiremezsiniz) buyuruyor. Bir başka hadis-i şerifte de buyuruldu ki,
(Allahü teâlâ, hatıra gelen her şeyden uzaktır.) [C.Veremedi]
Allahü teâlânın sıfatları, kendisi gibi ezeli ve ebedidir, yani
zatından ayrılmazlar. Eğer sıfatlar, Allahü teâlânın gayrıdır, yani
kendisinden ayrıdır, başkadır denirse; sonradan oldukları söylenmiş
yani ezeli oldukları inkâr edilmiş olur. Allahü teâlânın aynıdır, yani
kendisidir denirse de, sıfatların varlığı inkâr edilmiş olur.
1- Vücûd: Allahü teâlâ vardır. Varlığı ezelidir. Vacib-ül vücûddür, yani varlığı lazımdır.
2- Kıdem: Allahü teâlânın varlığının evveli, başlangıcı yoktur.
3- Bekâ: Allahü teâlânın varlığının âhiri, sonu yoktur. Hiç yok olmaz.
Ortağı olmak muhal olduğu gibi, zat ve sıfatları için de yokluk
muhaldir.
4- Vahdaniyyet: Allahü teâlânın zatında, sıfatlarında ve işlerinde ortağı, benzeri yoktur.
5- Muhalefetün-lilhavadis: Allahü teâlâ, zatında ve sıfatlarında hiçbir mahlûkun zat ve sıfatlarına benzemez.
6- Kıyâm bi-nefsihi: Allahü teâlâ zatı ile kâimdir. Mekana muhtaç
değildir. Madde ve mekan yok iken O var idi. Zira her ihtiyaçtan
münezzehtir. Bu kâinatı yokluktan varlığa getirmeden önce, zatı nasıl
idi ise, sonsuz olarak, hep öyledir.
Allahü teâlânın Sıfat-ı sübûtiyye'si sekizdir.
1- Hayat: Allahü teâlâ diridir. Hayatı, mahlûkların hayatına benzemeyip, zatına layık ve mahsus olan hayat, ezeli ve ebedidir.
2- İlm: Allahü teâlâ her şeyi bilir. Bilmesi mahlûkatın bilmesi gibi
değildir. Karanlık gecede, karıncanın, kara taş üzerinde yürüdüğünü
görür ve bilir. İnsanların kalbinden geçen düşüncelerini, niyetlerini
bilir. Bilmesinde değişiklik olmaz. Ezeli ve ebedidir.
3- Semi: Allahü teâlâ işitir. Vasıtasız, cihetsiz işitir. İşitmesi,
kulların işitmesine benzemez. Bu sıfatı da, her sıfatı gibi ezeli ve
ebedidir.
4- Basar: Allahü teâlâ görür. Âletsiz ve şartsız görür. Görmesi göz ile değildir.
5- İrade: Allahü teâlânın dilemesi vardır. Dilediğini yaratır. Her şey
Onun dilemesi ile var olur. İradesine engel olacak hiçbir kuvvet yoktur.
6- Kudret: Allahü teâlâ, her şeye gücü yeticidir. Hiçbir şey Ona güç gelmez.
7- Kelam: Allahü teâlâ söyleyicidir. Söylemesi alet, harfler, sesler ve dil ile değildir.
8- Tekvîn: Allahü teâlâ yaratıcıdır. Ondan başka yaratıcı yoktur. Her
şeyi O yaratır. Allahü teâlâdan başkası için yaratıcı dememelidir.
Zati sıfatları, Allahü teâlânın zatına mahsus olan sıfatlardır. Bu
sıfatlar, mahlûkların hiçbirinde yoktur. Bunların mahlûklara, hiçbir
şekilde bağlantıları da yoktur.
Sübuti sıfatları ise, mahlûklarla bağlantılı olan sıfatlardır.
Bunlardan, yaratmak sıfatı hariç, diğerlerinden kullarına da sınırlı
olarak ihsan etmiştir. Bu sıfatlarında da, hiç değişiklik olmaz. Bunlar
da, zati sıfatlar gibi kadim yani ezelidirler. Mahlûklar sonradan
yaratıldığı için, mahlûklara olan bağlantıları ise hâdistir, yani ezeli
değildir. Onun diri olması, bilmesi, işitmesi, görmesi, kudreti,
dilemesi ve söylemesi kullarınkine hiç benzemez, bunların sadece
isimleri benzer. Onun zatını ve sıfatlarının hakikatini anlamak mümkün
değildir.
Hiç bir mahlûk, asla yaratıcısını anlayamaz, kavrayamaz. Peygamber
efendimiz, (Allahü teâlânın yarattıklarını düşününüz, Onun zatını
düşünmeyiniz. Çünkü siz Onun kadrini takdir edemez, Onu anlamaya güç
yetiremezsiniz) buyuruyor. Bir başka hadis-i şerifte de buyuruldu ki,
(Allahü teâlâ, hatıra gelen her şeyden uzaktır.) [C.Veremedi]
Allahü teâlânın sıfatları, kendisi gibi ezeli ve ebedidir, yani
zatından ayrılmazlar. Eğer sıfatlar, Allahü teâlânın gayrıdır, yani
kendisinden ayrıdır, başkadır denirse; sonradan oldukları söylenmiş
yani ezeli oldukları inkâr edilmiş olur. Allahü teâlânın aynıdır, yani
kendisidir denirse de, sıfatların varlığı inkâr edilmiş olur.